Kazım: Yurtdışında ekonomi okudum, işsizim. Eşim öğretmen. Onun getirdiği paraya bakıyorum kaç senedir… Utanç içindeyim.
Levent: Bilkent mezunuyum, 2004'ten beri işsizim, bir mağazada tezgahtarlık bile yaptım, 500 lira maaşla… Okula her sene 14 bin lira ödedim, karşılığı 500 lira…
Umut: Kızkardeşim kimya mezunu, ilk yıl bir dersanede ücretsiz çalıştı, ikinci yıl ayda 150 lira verdiler. Haftada değil, ayda 150 lira… Bu yılki maaşı 250 lira!
Nur: Güzel Sanatlar'ı birincilikle bitirdim, yüksek onur belgesiyle mezun oldum, 4 yıldır işsizim.
Bahar: Eşim İTÜ'den uçak mühendisi, 16 aydır işsiz…
Mesut: Oğlum, Kayseri Üniversitesi mezunu, askerliğini bitirdi, işsiz, Amerika'ya gönderemiyorum, çünkü hem emekliyim, hem de başkaları gibi sponsor bulamıyorum!
Nevin: Bir yeğenim Kırıkkale İktisat mezunu, işsiz… Öbür yeğenim, Gazi İnşaat'ı bitirdi, işsiz. İskender: İşsizlik azaldıysa, ben niye işsizim? O düşen oranlar niye bana isabet etmiyor? Erol: Dokuz Eylül İktisat'ı bitirdim, Anadolu Üniversitesi Dış Ticaret'i bitirdim, işsizim… Annem babam benimle hep gurur duyardı, çevremizdeki insanlar bize imrenerek bakardı. Şimdi?
Dilek: Bunu mutlaka yazın, iktisat mezunuyum, kapı kapı dolaşıp iş arıyoruz, ahlaksız, iğrenç tekliflerle karşılaşıyoruz… Atıl: Endüstri mühendisiyim, babamın taksisinde çalışıyorum. Tibet: Dokuz Eylül Maliye'yi bitirdim, 4 yıldır iş arıyorum, asgari ücrete bile razıyım, yok.
Kadir: Yetiştirme yurdunda büyüdüm, Trakya Üniversitesi'nden anestezi teknisyesi oldum, işsizim. Ailesi olanlar bile işsiz, biz ne yapacağız? Besim: Anadolu İktisat mezunuyum, 2002'den beri iş bulamıyorum, küçük şirketler üniversite mezunu istemiyor, büyük şirketler bizim üniversiteyi istemiyor…
Hüseyin: Sınıf öğretmenliği mezunuyum, işsizim. Nişanlım, sınıf öğretmenliği mezunu, işsiz. Babası da, haklı olarak, “iş yoksa, evlilik yok” diyor. Sibel: ODTÜ Kimya mezunuyum, umutsuzca iş arıyorum.
Aziz: Gazi kamu yönetimi mezunuyum, girmediğim sınav, başvurmadığım yer kalmadı, hâlâ beklemedeyim. Serdar: Hacettepe mezunuyum, Ankara'da olmadı, ailemin yanına Mersin'e geldim, yine iş yok, yaş oldu 32…
Esin: Üniversite mezunu kardeşim, 2 yıldır cep harçlığıyla idare ediyor, bu durumun nasıl onur kırıcı olduğunu tahmin edebilirsiniz… Emir: İşletme mezunuyum, İngilizcem ana dilimden iyi ama, iş bulamıyorum, hiç aklımda yoktu, Kanada'ya gidiyorum. Mehtap: Eşim desinatör, 2 senedir otoparkçılık yapıyor, 500 lira maaş alıyor, 70 metre evimizin kirası 400 lira, başka ne yazayım ki?
Ayten: Hacettepe İşletme mezunuyum, işim yok, kredi kartı ihtarnameleri yağıyor, umudum tükeniyor. Leyla: ODTÜ Fizik'i bitirdim, 2 yıl sekreter olarak çalıştım, 4 yıldır işsizim. Ruh sağlığımı korumak için ücret almadan İngilizce dersi veriyorum. Seda: Eğitimci ailenin kızıyım, Türkiye'nin en iyi üniversitelerinin birinden matematik mezunuyum, atanmıyoruz… Birçok arkadaşım psikolojik tedavi görüyor.
Pınar: Aslında peyzaj mimarıyım, bankada iş bulmuştum, şimdi işsizim, 8 aydır. Ali: Yıldız Teknik Elektrik Mühendisliği mezunuyum, işsizim. Serkan: Marmara İletişim'i bitirdim, askerlik görevimizi de yatmadan tamamladık, ne cemaatim var, ne de dayım, geziyorum…
Sibel: Eskiden çocuklu aileye ev vermezlerdi… Şimdi çocuğu olan kadına iş vermiyorlar. Meral: İki diplomam var, İngiltere'de lisan okudum; bulabildiğim iş, sekreterlik. O da asgari ücretle. Özkan: Arkeoloğum, plajda cankurtaran olarak çalışıyorum, 2 ay sonra yine işsizim…
Turan: Kamu Yönetimi okudum, komiyim… Komiğim manasında değil, bildiğiniz otel komisi! Serpil: Tarih mezunuyum, önce markette çalıştım, şimdi sekreterim… Metin: Kimya mezunuyum, işsizim, iş görüşmesine gidiyorum, kapıda kuyruk, en az 50 kişi başvurmuş, sizi ararız diyorlar, ne arayan var, ne soran…
Engin: İnşaat mühendisiyim, ileri derecede İngilizce biliyorum, 3 yıldır işsizim, 3 aylığına animatör olarak iş buldum. Gocunmuyorum. Ama, hizmet ettiğim insanların çoğu Alman ve emekli. Kendi emekliliğimi hayal bile edemiyorum.
Yusuf: Muğla İşletme mezunuyum, 3 yıldır iş arıyorum, babam, “hayatta en hakiki mürşit torpildir” diyor. Tufan: Aslında Ziraat Mühendisi'yim, bir özel bankada çalıştım 5 yıl boyunca, sonra kapının önüne koydular, 2 yıldır iş arıyorum, 3 yaşında oğlum var… Kayınpederin eline bakıyoruz. Adamcağız kızını bana verdiğine bin pişman… Kızı evlendiğine…
Rastgele seçtim bunları… Değil köşeye, gazeteye sığmaz… Ama, şöyle mesajlar da var tabii.
Murat: Bile bile yalan yazıyorsunuz, ahlaksızsınız. Türkiye'de işsizlik diye bir sorun yok. Adam kahvede oturmayı seviyor, sonra da işsizim diye bağırıyor. Geçin bunları. Yalan yazmayın.
Rusya Bilimler Akademisi Küresel İklim ve Ekoloji Enstitüsü Direktörü Yury İzrail, yeryüzünden 10-14 km yukarıda troposfer tabakasından sonra başlayan ve 50 km yüksekliğe kadar çıkan stratosfer tabakasının içine sülfür karışımlı bir gaz püskürtülmesi gerektiğini söyledi.
Rus bilim adamlarına göre bir milyon ton sülfür içerikli sıkıştırılmış gaz püskürtüldüğü zaman güneşten gelen ısı yüzde 0,5 ile yüzde 1 arasında azalacak, bu da hava sıcaklıklarında 1 ile 1,5 derece arasında düşüş sağlayacak.
Ria Novosti haber ajansının haberine göre Izrael, buldukları yöntemin detaylandırılmaya çalışıldığını, uluslararası düzeyde katkı sağlanması halinde uygulanma ihtimalinin artacağını söyledi.
Hava akımlarının son derece az olduğu stratosfer tabakası içerdiği ozon molekülleri ile güneşten gelen morötesi ışınları soğutarak yeryüzünün belirli bir sıcaklıkta tutulmasını sağlıyor. Büyük hava hareketlerinin olmadığı stratosfere dünyadan ulaşan kirli hava zarar veriyor ve yeryüzündeki ısınmanın kontrol edilemez olmasına yol açıyor.
deremede; Cinsiyet: Erkek; Yaş: 30; İl: İstanbul Bir arkadaşımla balık almaya gittiğimizde, arkadaşım kovanın içinde yüzüp çırpınan balıklara bakıp, ´Bunlar taze mi?´diye sormuştu.Balıkçı da cevabı hemen yapıştırdı: ´Yok abla, pil takıp oynatıyoruz.´