LİDER

2 yanıt dizini görüntüleniyor
  • Yazar
    Yazılar
    • #42932
      soneroskay
      Katılımcı

        Lider dediğin
      Her şeyden önce

      kim olduğunu bilmeli ve kendine guvenmelidir.

      Ben diktatör değilim. Benim kuvvetim olduğunu söylüyorlar. Evet bu doğrudur. Benim isteyip de yapamayacağım bir şey yoktur. Çünkü ben
      zoraki ve insafsızca hareket etmesini bilmem. Ben kalpleri kırarak değil kazanarak hükmetmek isterim. – Mustafa Kemal ATATÜRK

      Lider dediğin

      Her kim olursa olsun insanlara değer vermeli

        Millete efendilik yoktur. Ona hizmet etmek vardır. Bu millete hizmet eden onun efendisi olur. – Mustafa Kemal ATATÜRK

      ve mütevazi olmalıdır…

      Bu ulusu ben değil içimizdeki ruh, damarımızdaki kan kurtarmıştır. – Mustafa Kemal ATATÜRK

      Lider dediğin

      Önde yürüyen değil, yol gösteren olmalıdır.

      Sizler, yani yeni Türkiye'nin genç evlatları! Yorulsanız dahi beni takip edeceksiniz… Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler, asla ve
      asla yorulmazlar. Türk Gençliği gayeye, bizim yüksek idealimize durmadan, yorulmadan yürüyecektir. – Mustafa Kemal ATATÜRK

      Lider dediğin

      Yeri geldi mi sıradan bir asker

      Yeri geldi mi Başkomutan olmalıdır…

      Memleketin ellide biri değil, her tarafı tahrip edilse, her tarafı ateşler içinde bırakılsa, biz bu toprakların üstünde bir tepeye çıkacağız ve oradan savunma ile meşgul olacağız – Mustafa Kemal ATATÜRK

      Lider dediğin

      Fedakar olmalıdır.

      Ben icap ettiği zaman en büyük hediyem olmak üzere, Türk Milletine canımı vereceğim. – Mustafa Kemal ATATÜRK

      Lider dediğin

      ilkelerine ve sözlerine bağlı olmalıdır.

      Ben toprak büyütme meraklısı değilim. Barış bozma alışkanlığım yoktur. Ancak sözleşmeye dayanan hakkimizin isteyicisiyim. Onu almazsam
      edemem. Büyük meclisin kürsüsünden milletime söz verdim. Hatay'ı alacağım. Milletim benim dediğime inanır. Sözümü yerine getirmezsem
      milletimin huzuruna çıkamam. Yerimde kalamam. Ben şimdiye kadar yenilmedim, Yenilmem. Yenilirsem bir dakika yaşayamam – Mustafa Kemal ATATÜRK

      Lider dediğin

      Güvenilir ve samimi olmalıdır. Kalbinde ne varsa dilinden de o dökülmelidir.

      Ben düşündüklerimi, sevdiklerime olduğu gibi söylerim. Aynı zamanda lüzumlu olmayan bir sözü kalbimde taşımak iktidarında olmayan bir
      adamım. Çünkü ben bir halk adamıyım. Ben düşündüklerimi daima halkın huzurunda söylemeliyim. Yanlışım varsa, halk beni tekzip eder. Fakat
      şimdiye kadar bu açık konuşmada halkın beni tekzip ettiğini görmedim. – Mustafa Kemal ATATÜRK

      Lider dediğin

      Konuşmayı ve

      dinlemeyi bilmelidir.

      Lider dediğin

      Sorumluluk almayı bilmeli

      Mesuliyet yükü her şeyden, ölümden de ağırdır. – Mustafa Kemal ATATÜRK

      Astlarına ve dostlarına sonuna kadar güvenmeli

      Benim için ordumuzun kıymetini ifadede ölçü şudur: Türk ordusunun bir kıtası muadilinin behemehal mağlup eder, iki mislini durdurur ve
      tespit eder. – Mustafa Kemal ATATÜRK

      ve başarıyı paylaşabilmelidir

      Bir ulus, bir toplum yalnız bir kişinin çabası ile adımcık bile atamaz. – Mustafa Kemal ATATÜRK

      Lider dediğin

      Hedefleri gibi

      Zafer zafer benimdir diyebilenin, muvaffakiyet, muvaffak olacağım diye başlayanın ve muvaffak oldum diyebilenindir. – Mustafa Kemal ATATÜRK

      Lider dediğin

      Kavgaları gibi

      Yorulmadan beni takip edeceğinizi söylüyorsunuz. Benim sizden istediğim şey, yorulmamak değil, yorulduğunuz zaman da, durmadan yürümek,
      yorulduğunuz dakikada da dinlenmeden beni takip etmektir. – Mustafa Kemal ATATÜRK

      Lider dediğin

      Sevdaları gibi

      Biz hayat ve istiklal isteyen bir milletiz. Ve yalnız ve ancak bunun için hayatimizi yok etmeyi göze alırız.- Mustafa Kemal ATATÜRK

      Lider dediğin

      ATATÜRK gibi OLMALI.

      Büyüklük odur ki kimseye iltifat etmeyeceksin, hiç kimseyi aldatmayacaksın. Memleket için gerçek ülkü ne ise onu görecek ve o hedefe
      yürüyeceksin. Herkes senin aleyhinde bulunacaktır, seni yoldan çevirmeye çalışacaktır. İşte sen burada direneceksin. Önünde sonsuz engeller
      yığılacaktır. Kendini büyük değil, küçük, araçsız hiç telakki edecek, kimseden yardım gelmeyeceğine inanarak bu engelleri asacak, ondan sonra
      sana büyüksün derlerse bunu diyenlere güleceksin. – Mustafa Kemal ATATÜRK

      Oldu mu VATAN

      Öldü mü EFSANE olmalıdır !

      Beni görmek demek ille de yüzümü görmek değildir.

      Benim düşüncelerimi, benim duygularımı anlıyorsanız bu yeter.

      Mustafa Kemal ATATÜRK

    • #44599
      erkan şinel
      Katılımcı

      Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök'ün, İstanbul'da Harp Akademileri Komutanlığı'nda yaptığı ve bir haylı dikkat çeken konuşma metni

      (liderlik üzerine olan paragrafları)

      …Günümüzde başarı, tüm personelin performansına, göreve gönülden bağlılıklarına ve liderin bunu sağlamada göstereceği etkinliğe bağlıdır. Astlarını teşvik edebilen, destek olabilen, onlara önemsendiklerini hissettiren ve gelişmeleri yönünde onlara yeni ufuklar açabilen liderler başarılı olacaklardır. Douglas McGregor'ın önerdiği gibi; liderlik anlayışı ödül, ceza gibi alışveriş içeren kavramlar yerine, liderin sahip olduğu inanç ve değerlerin astlarını harekete geçirme gücü üzerine kurulmalıdır. Bu güç lider ve astların ulaşmayı arzuladıkları yüksek hedeflerin tek bir potada eritilmesini sağlayacaktır.

      Liderlerin bunu birkaç teknik ya da yöntemi kullanarak başarması mümkün değildir. Astlarınızla olan ilişkilerinizi şekillendirirken, hem astlarınıza hem de astlarınızı görmek için kullandığınız merceğe bakmalısınız. Çoğumuz astlarımızı oldukları gibi gördüğümüzü, onları değerlendirirken nesnel olduğumuzu düşünürüz. Oysa bu doğru değildir. Onları oldukları gibi değil olduğumuz gibi görürüz. Lider olaylara astların gözlüğünden de bakabilmelidir. Empati yapabilme yeteneği, bir liderin sahip olması gereken en önemli özelliklerinden biridir. Empatik lider, astlarının duygularının bilincinde olur ve onları takdir eder. Moller empatinin şu üç yönüne dikkat çekmektedir. Bilinç, anlayış ve kabullenme:

      Bilinç: Empatik lider, başkalarının hislerinin bilincindedir ve onlara karşı duyarlıdır.

      Anlayış: Empatik lider, söz konusu hislere yol açan veya onları 'tetikleyen' durumları kavrar.

      Kabullenme: Empatik liderin iletişim tarzı diğer insanların kendilerini kabullenilmiş ve anlaşılmış hissetmesini sağlar.

      Sonuçta, kullandığınız mercek astlarınızla olan ilişkileri yorumlama tarzınızı etkiler.

      Stephen COVEY de “Etkili İnsanların Yedi Alışkanlığı” isimli eserinde liderin yerine getirmesi gereken diğer bir prensibin; öncelikle kendi göreviyle ilgili ve seviyesine uygun işlerle uğraşması, yani etki alanına odaklanması olduğunu vurgular. Bu etki alanının sınırlarını “görev tanımı” çizmektedir. Ancak ne yazık ki, bu konu genelde kişiler tarafından yeterince anlaşılamaz. Kişileri, odaklanması gereken konulardan saptıracak bir dürtü daima vardır. Oysa ki, etki alanına odaklanmak, liderin asıl sorumlu olduğu konularda uzmanlaşmasını sağlar ve bu şekilde astların lidere güveni artar ve etki alanı genişler. Çabaların odak noktası olarak çevredeki sorunlara, denetleyemedikleri koşullara, başkalarının zayıflıklarına odaklanan yani ilgi alanlarını seçen kişiler ise astlarının gözündeki saygınlıklarını yitirirler. Odaklandıkları nokta suçlayıcı davranışlara, reaktif bir dile ve gitgide artan bir mağduriyet duygusuna neden olur. O odaktan yayılan negatif enerji, etki alanlarının ihmaliyle birleştiğinde performans olağanüstü derecede düşer.

      Yine COVEY aynı eserinde şu hususlara temas etmektedir:

      “Odağımızın hangi alanda olduğunu belirlemenin yolu 'olsaydı'larla, 'olabiliriz'leri birbirinden ayırt etmektir. İlgi alanı 'olsaydı'larla doludur.

      İlgi alanına odaklanan kişilerden sürekli olarak;

      “Denetleme daha sonra olsaydı…”

      “Daha nitelikli personelim olsaydı…”

      “Daha fazla ödeneğim olsaydı…” gibi sözler duyarsınız.

      Etki alanı ise 'olabiliriz'lerle doludur.

      Etki alanına odaklanan kişiler genellikle;

      “Daha başarılı olabiliriz.”

      “Sorunları çok kısa zamanda çözebiliriz.”

      “Güçlükleri aşabiliriz.” ifadelerini kullanırlar.

      Eğer sorunun dışarıda olduğunu düşünüyorsanız bu düşünce sorunun ta kendisidir. Dışarıdaki olguya siz hükmetme gücü verirsiniz. Değişmek için önce dışarıdakilerin değişmesini bekler durursunuz. Lider ise çevresine yön veren olumsuzlukları fırsata dönüştürebilen kişidir. Bunun için lider etki anındaki işlere odaklanmalı ve proaktif bir yaklaşım izlemelidir.

      Ayrıca lider, herkesin bir tarafa baktığı sırada diğer tarafta olup biteni de görebilendir. Yaptıklarını başkası beğensin diye değil, kendisi beğenip doğru bulduğu için yapandır. Tepelerin arkasını görebilendir. Sadece kabul edilebilecekleri yapan değil, yaptığını kabul ettirendir.

      Liderin önemli bir görevi de kafalarda fikirlerin yeşermesine ortam sağlamasıdır. Çünkü, düşünce yoksa eylem de yoktur. Öncelikle, insanların 'düşünce yapısı', değişimleri algılayacak şekilde hazırlanmalıdır. Daha sonra, zaten eylemler kendiliğinden ortaya çıkacaktır. Eylem merkezli karar süreçlerinin yerini düşünce merkezli yaklaşımlar almalıdır. Çağımızın kaldıracı, biraz önce anlatmaya çalıştığım liderleri üreten insanın bizzat kendisidir. Amaç, önce beynin içine bakacak, orada olanları sorgulama cesaretine sahip olacak ve gerektiğinde yeni kuramlara uyum sağlayabilecek insanı oluşturmaktır. İçeriye bakmadan dışarıyı şekillendiremezsiniz.

      Bilgi devriminin ve bilgi patlamasının önemli yansımalarından biri de lider profilinin biçimlenmesinde olacaktır. Kendinizi Bilgi Çağının gereksinimlerini karşılayacak şekilde hazırlamanız gerekmektedir. Bunun için;

      Etkili İletişim Becerilerine,

      Bağımsız Öğrenme Yeteneğine,

      Sosyal Becerilere,(Örneğin Sorumluluk alma, olumlu yaklaşım gösterme, etik davranma ve itidalli olma gibi)

      Takım Çalışması Becerisine,

      Düşünme Becerilerine, (Problem çözebilme, eleştirel düşünme gibi)

      Bilgi Gezginliğine (Bilgiye nasıl ulaşacağını ve kullanacağını bilme)

      Yaşam boyu öğrenme becerilerine, sahip olmanız gereklidir.
      21. Yüzyılın getirdiği değişimle başa çıkabilmek için ifade etmiş olduğum prensiplere ilave olarak göreve yönelik prensipleri de hayata geçirmeniz gerektiğine inanıyorum. Konuşmamın ilk bölümünde de belirttiğim gibi günümüzde görev gereksinimleri olağanüstü derecede farklılaşmıştır. Artık başarı için farklı çözümler ile farklı sonuçlar elde etmelisiniz. Bunu da aynı şeyleri tekrar ederek gerçekleştiremezsiniz.

      Yaratıcılığı sağlamak ve vizyonu yaşatmak içinse, kontrole dayalı yönetim anlayışından uzaklaşmalısınız. Edwards DEMING'in belirttiği gibi başarı için rutin olarak %100 kontrol yapmak; hata yapmayı planlamak ve sisteminizin yeterli olmadığını kabul etmekle aynı şeydir. Kontrol başarıyı sağlamada geç, etkisiz ve masraflı bir yöntemdir. Başarı kontrolle değil, sistemin iyileştirilmesi ile sağlanır. Tabii %100 kontrolün gerekli olduğu emniyete yönelik hususlar ile başkalarınca saptanan mali ve hukuki konuları bunun dışında tutuyorum.

      Ayrıca kontrol yapan kişi sayısı arttıkça, kontrolün etkinliğinin de azalacağından emin olun. Çünkü kontrolü yapan herkes bu iş için bir diğerine güvenir. Paylaşılan sorumluluk hiç kimsenin sorumlu olmaması demektir. Bu yüzden lider kontrolün gerekli olduğu durumlarda bunu yapacak kişiyi doğru belirlemelidir.

      SONUÇ
      Vatan için yaptığımız her şey, vatanımızı çok sevdiğimizdendir. İcra edilen bütün faaliyetler yurt ve ulus sevgisi temeline dayandırılmalıdır. Yurt sevgisi, ömür boyu vatana hizmet bilincinin yerleştirilmesine ve ülkenin bekasına katkı sağlayan bir hizmet olarak değerlendirilmelidir.

      konuyu açan Sn. Soner OSKAY'a Teşekkür…

    • #44600
      ERTEKİN
      Katılımcı

      NOT: Asagidaki yazi HAFTALIK dergisinden alinmistir.)

      MUSTAFA KEMAL  HAKKINDA BILINMESI GEREKEN 30 OZEL SEY

      1.”ATA” LAFINI SEVMEZDI
      “Ataturk” hitabini ilk kez donemin Turk Dil Kurumu Baskani bir konusmasinda kullanmis, Mustafa Kemal de cok begenerek soyadi olarak almisti.Kendisine Ata” diye hitap edilmesinden hic hoslanmazdi.

      2.EN SEVDIGI YEMEK
      Manastir Askeri Lisesi yillarindan kalan bir aliskanlikla hayati  boyunca en sevdigi yemek kuru fasulye ve pilav olarak kaldi. Tatliya duskun degildi  ama cani istediginde cok sevdigi gul recelini tercih ederdi.

      3.EN BUYUK HAYALI DUNYA TURUNA CIKMAKTI
      Omru yetseydi bir dunya turuna cikip Turk dili ve tarihi uzerindeki calismalarini genisletmek en buyuk hayaliydi.

      4.BASUCU KITABI “CALIKUSU” YDU.
      Binlerce kitabi vardi.Ama bunlarin arasinda bir tanesini hayati boyunca hatta cephede bile basucundan ayirmadi. Resat Nuri Guntekin'in unlu Calikusu” romanini hep yaninda tasir, her gun rastgele bir yerinden  acar, birkac sayfa okurdu.

      5.KABUL SALONUNDAKI AT YAVRUSU
      Atlardan sonra en sevdigi hayvan kopekti. “Fox” adini verdigi kopegi, Gazi`nin yataginin ayak ucunda uyurdu. Hayvanlara duskunlugu o dereceydi ki bir gun misafirlerinin de gorebilmesi icin yeni dogmus bir tayla annesinin Cankaya Kosku kabul salonuna getirilmesini bile emretmisti.

      6.TAM BIR SALON ADAMI
      En sevdigi dans valsti. Muzik zevki cesitlilik gosteriyordu.Klasik Bati muzigi disinda Anadolu ezgilerini de severek dinlerdi.

      7.GOMLEKLERININ TUMU BEYAZDI
      Gomleklerinin hepsi beyazdi. Bu gomlekler ilk yillarda Isvicre`de ozel olarak dikilirken sonra yerli mali kullanma kampanyasina onculuk edebilmek icin Beyoglu`nda bir terziye diktirilmeye baslanmisti.

      8.DOLABINDA LACIVERTE YER YOKTU
      Takim elbiselerinin tasarimlarini hep kendisi cizerdi.Lacivert takim giymeyi sevmezdi.

      9.OLCULERI
      Boyu 1.74 idi.Hayatinin son donemlerine kadar 76 olan kilosu hastaliginin ilerlemeye baslamasiyla 46'ya kadar dusmustu. 43 numara siyah rugan ayakkabi giyerdi.

      10.RUMELI SIVESI
      Ozenli ve temiz bir Turkce konusurdu. Ancak bazi kelimeleri Rumeli sivesiyle telaffuz ederdi.

      11.HAZIN BIR HIKAYE
      Hayatinda bir donem cok onemli yer tutan Mustafa Kemal`in evlenmesinden sonra hayatina trajik bir sekilde son veren Fikriye Hanim`in mezarinin nerede oldugu bilinmiyor.

      12.CUMHURBASKANLIGINDAN SIKILIYORDU.
      Hayatinin cogunu gecirdigi savas cephelerinden sonra Cumhurbaskani olarak gecirdigi yillar ona bir tecrit yasantisi gibi geliyor, cok sevdigi halkindan ve sade bir vatandas yasamindan uzaklastigini dusunuyordu.

      13.PAPA`NIN TEMSILCISINE ELBISE
      Kiyafet Kanunu cercevesinde tum din adamlarinin dini kiyafetleriyle  sokaga cikmalari yasaklaninca, Monsenyor Roncalli`ye kendi terzisi Kemal  Milasli eliyle bir koleksiyon hazirlatti.

      14.KENDISI TIRAS OLMAZDI.
      Sabah kahvaltilariyla arasi hic hos degildi.Yataktan kalkar kalkmaz odasindaki divanin uzerine bagdas kurarak oturur, gunun ilk kahvesini sigarasini icerdi.Bir ozelligi de kendi kendine tiras olmamasiydi.

      15.DUZEN TAKINTISI VARDI
      Evinde ,cevresinde hatta konuk oldugu evlerde bile egri duran esyalari duzeltmeden rahat edemezdi.

      16.HOSGORULU LIDER
      Koylunun birinin gazete kagidina sardigi tutunu icmeye calisirken eli yanmis,”Alin bunu kendi icsin” diyerek Ataturk`e
      kufretmisti.Mahkemeye cikarilacakti. Ataturk olayi dinledikten sonra “Onu mahkemeye vereceginize dogru durust sigara icmesini temin edin” dedi.

      17.SIGARA PAZARLIGI
      Hastaliginin baslangicinda kendisini muayene eden Dr.Fissinger gunde kac paket sigara ictigini sormus, Ataturk “sekiz” demisti. Doktor bunu gunde bir pakete indirmesi gerektigini soyleyince gulumseyerek cevap vermisti:”Ben  zaten bir paket iciyorum. Bundan sonra bunu sizin izninizle yapacagim”.

      18.”BU NASIL HALKCILIK?”
      Bir sabah milletvekilleri ile trene binmisti.Konduktorun milletvekillerinden bilet parasi almamasina sasirmis nedenini
      sormustu.Trenin milletvekillerine bedava oldugunu ogrenince epey sinirlenmis, “Ne de guzel halkcilik ama” demisti.

      19.”LAIKLIK ADAM OLMAKTIR!”
      Ilk mecliste bir oturum sirasinda uyelerden biri laikligin ne manaya geldigini anlamadigini soyleyince Gazi cok sinirlenmis ve elini
      kursuye vurarak bir din bilgini olan uyeye cevap vermisti: “Adam olmak demektir hocam,adam olmak!”

      20.KURBANLARI BAGISLARDI
      Gittigi yurt gezilerinde kendisi icin kurban edilen hayvanlara bakamaz boyle durumlarda sirtini doner yada kesilmelerini engellerdi.

      21.YABANCI DILE MERAKI
      Askeri lisede ogrenmeye basladigi Fransizca'yi sonraki yillarda gelistirdi. Zengin bir kelime bilgisi vardi. Konusurken araya
      Fransizca sozcukler de eklerdi.

      22.FASULYESINE POKER
      Kumardan hoslanmaz ama arkadaslariyla fasulyesine poker oynardi.Oyun sonunda kazandiklarini iade ederdi.

      23.KAN GORMEYE DAYANAMAZDI
      Cephelerde dusmanla gogus goguse savasmis biri olarak en ilginc ozelligi savas meydanlari disinda kan gorunce fenalasmasiydi.

      24.KULAKLARI DUYAN TEK KISI.
      Fransiz tarihcisi Herriot Ankara`ya geldiginde Gazi`nin kulaklarinin duyuyor olmasina sasirmis anilarinda bunu espirili bir dille anlatmisti: “T.C`de bir tane kulaklari duyan kisi var onu da Cumhurbaskani yapmislar”.

      25.BIR RICASI BAS ACTIRDI
      Bir gun halk arasinda dolasirken carsafli bir kadina rastlamis, “Hafiz Hanim benim hatirim icin basindaki ortuyu acar misin?” diye sormustu. Kadin  bas ortusunu acarak , Ataturk`un onunde egildi ve ellerini optu.

      26.BILARDO VE YUZME
      Sportmen kisiligi vardi. Her gun at biner , yuzmeye gider ve bilardo oynardi.

      27.EN BASARILI DERS.
      Egitim hayati boyunca en basarili dersi matematikti. Pozitif bilimlere ilgisi hayati boyunca surdu.

      28.YAGCILARA GECIT YOK
      Yagcila cok kizardi Bir aksam sofrasida kendisine gereksiz sekilde iltifat eden Abdulhak Hamit`e mudahale etti.

      29.SON YILBASI GECESI
      1937`yi 1938`e baglayan son yilbasi gecesini Disisleri Bakani Tevfik Rustu Aras ile bas basa gecirmisti. O gece dolabindaki bazi elbiseleri bakana hediye etmisti.

      30.KOSKTEKI GUVERCINLIK
      Kuslari cok severdi.Cankaya Kosku`nde ozel bir bakicinin ilgilendigi guvercinligi vardi.

2 yanıt dizini görüntüleniyor
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.