FOBİLER

3 yanıt dizini görüntüleniyor
  • Yazar
    Yazılar
    • #43710
      Deniz
      Katılımcı

      FOBİLER

      Gerçekte korku yaratmayacak bir objeye, aktiviteye veya duruma karşı aşırı korku duyma ve kaçınma davranışında bulunmaya fobi denir. Fobik kişiler belli bir durum, nesne veya aktivite ile karşılaştığında aşırı anksiyete duyar.
      Kişiler korkularının saçma olduğunun farkındadır, ancak korkularını mantıksal düşünerek engelleyemezler. Bu korkular fobik kişilerin günlük işlevlerinde bozulmaya neden olur.
      Fobiler toplumda sık görülür. Araştırmalarda toplumda %10 oranında fobik olduğu söylenmekle birlikte tahminen bu değer %25 dolayındadır. Araştırmalarda fobi sıklığının beklenenden düşük çıkmasının en önemli nedeni bu kişilerin hastalıklarının farkında olmaması ve tedaviye başvuruların az olmasıdır. Kadınlarda erkeklere göre daha sık görülür. Sosyal fobi genelde gençlik yıllarında özellikle karşı cinse ilginin arttığı dönemlerde ortaya çıkar.

      FOBİ NEDENLERİ NELERDİR ?
      Fobilerin gerçek nedenleri bilinememektedir. Öne sürülen fobi nedenleri türlerine göre değişmekle birlikte aynı fobi türünde de hastadan hastaya değişiklik gösterir.Ruhsal rahatsızlıkların çoğunda olduğu gibi fobilerde de neden biyolojik, genetik ve çevreseldir. Genetik yatkınlık: bazı özgül fobilerde genetik yatkınlık fazladır. Örneğin kan aldırma veya enjeksiyon yaptırma fobisi olan kişilerde ailede benzer hastalık normal topluma göre daha sıktır. Ancak bu yatkınlığın genetik veya çevresel etkenlere bağlı olarak gelişip gelişmediğini aydınlatacak araştırmalar henüz yetersizdir.
      Nörokimyasal nedenler: bazı insanlarda adrenalin ve noradrenalin salınımının fazla olmasının veya etkilenen organların bu maddelere normal insanlara göre daha duyarlı olmasının bu hastalığa yol açtığı ileri sürülmektedir. Verilen ilaç tedavileri de bu maddelerin salınımını veya bedensel duyarlılığı azaltmaya yöneliktir. Psikiyatride fobilerin geçmiş yaşantılara bağlantılı olarak geliştiği yolunda ispatlanmamış çeşitli teorileri mevcuttur. Watsonun öğrenme teorisinde fobilerin şartlandırılmış refleks davranışlar sonucu oluştuğu ileri sürülür. Bu teoriye göre daha önce kaygı uyandırmayan bir uyaran kaygılı bir uyaran ile bir araya geldiğinde öğrenme yolu ile kaygı uyandıran bir uyaran haline gelmektedir. Örneğin asansör korkusu olmayan bir kişi elektrik kesintisi ile asansörde mahsur kalma sonucunda asansör korkusu geliştirebilir. Bu olay öncesinde rahatlıkla asansöre binebilirken asansöre binemez hale gelebilir veya asansöre bindiğinde aşırı kaygı duyma görülebilir Freud’a göre fobiler bilinç dışı çatışmalarla ilgilidir ve ödipal kompleks ile ilişkisi vardır. Bastırılmış, bilinç dışına itilmiş bazı korkular yer değiştirerek normalde kaygı yaratmayacak bir nesne veya duruma yöneltilir ve bu şekilde fobiler gelişir. Yapılan araştırmalarda sürekli strese maruz kalan çocuklarda yaşamın ileri dönemlerinde yaygın fobik davranışlar görülebilmektedir. Sürekli stres yaratan nedenler arasında erken yaşta anne veya babanın kaybı, anne veya babadan ayrılma,ev içinde şiddete maruz kalma sayılabilir. Bazı bedensel hastalıklar , nörolojik ve psikiyatrik hastalıklarda fobik semptomlar görülebilir. Bu rahatsızlıkların ayırıcı tanı yapılırken dikkate alınması gerekir.

      FOBİ BELİRTİLERİ NELERDİR ?
      Korku yaratan obje, durum ya da aktivite ile karşılaşıldığında anksiyete belirtileri ortaya çıkar. Panik atakta görülen belirtilerin hemen hepsi fobik durumla karşılaşıldığında ortaya çıkabilir. Bu belirtilerden bazıları şunlardır:
      Çarpıntı
      Yüz kızarması
      Titreme
      Terleme
      Bulanık görme
      Nefes darlığı
      Ağız kuruluğu
      Yutkunma güçlüğü v.b.
      Sosyal fobinin panik bozukluktan tek farkı belirtilerin belli durumlarda ortayaçıkmasıdır. Panik bozukluğu olan kişiler ne zaman panik atak geçireceklerini bilirler ve panik atak geçirmemek için fobik durumlardan kaçınırlar. Örneğin asansör korkusu olan kişiler asansöre bindiklerinde panik atak geçirebilirler ve bundan korunmak için üst katlara merdivenlerden çıkıp inmeyi tercih ederler bu şekilde panik atak gelmesini önlerler. Yine uçak korkusu olan kişiler uçağa binmek yerine başka vasıtaları kullanarak yolculuk etmeyi tercih ederler. Fobisi olan kişiler bu kaçınma davranışını kullanarak panik atak gelişmesini önlerler.
      Panik bozukluğu olan kişilerde fobilerden farklı olarak panik ataklarının ne zaman, nerede geleceği belli değildir ve atağın gelmesi genelde önlenemez.
      Sosyal fobi:
      Sık görülen türlerden birisi sosyal fobidir. Sosyal anksiyete duyan kişiler başka insanların kendilerini yargıladığı ve negatif değerlendirdiği düşüncesi ile yetersizlik, aşağılanmışlık hisseder ve hayal kırıklığına uğrarlar. Bu kişiler yalnız başlarına kaldığında sıkıntı duymazlar ve anksiyete belirtilerinin sosyal aktivitelerle direk ilgisi vardır. Sosyal fobikler yabancılarla tanışmaktan,tanımadıklarının yanında konuşmaktan veya hareket etmekten rahatsızlık duyar.
      Yanlış bir şey yapacak, söyleyecek ve sanki insanlar onunla alay edecek, onu yadırgayacak, aşağılayacak, herkesin içinde rezil olacak gibi hisseder. Konuşurken herkes ona bakıyormuş gibi gelir. Yaptıkları en ufak hatalar gözlerinde çok büyür, rezil olduklarını düşünürler.
      Özgül sosyal fobide topluluk önünde konuşamama gibi belirli bir duruma özgül olarak anksiyete gelişmesi gözlenirken yaygın sosyal fobide hemen hemen bütün sosyal aktivitelerde anksiyete oluşur.
      Sosyal fobi şu durumlarda ortaya çıkabilir:
      Topluluk içinde konuşma
      Partiye katılma, yabancılarla tanışma gibi sosyal aktiviteler
      Bir iş yaparken başkaları tarafından izlenme
      Patron veya amir gibi üstleri ile konuşma
      Karşı cinsten birileri ile tanışma veya buluşma
      Umumi tuvaletleri kullanma
      Telefonda konuşma
      Başkalarının yanında yazı yazma
      Herkesin içinde yüz kızarması veya kontrolünü kaybetme korkusu v.b.

      Bu hastalar korktukları durumlarla karşılaştıklarında anksiyeteleri artar. Örneğin sosyal fobisi olan bir öğrenci ders anlatmaya kalktığında dili tutulur, yüzü kızarır, söyleyeceklerini unutur, herkes ona bakıyormuş gibi gelir ve bu nedenle performansı düşer. Bu hastalar korkularının anlamsız olduğunun farkındadır ancak korkularına engel olamazlar. Sosyal fobinin utangaçlıktan ayrılması gerekir. Yeni bir ortama giren veya yeni insanlarla tanışan hemen herkes az da olsa anksiyete yaşayabilir, ancak bu her zaman rahatsızlık olarak tanımlanamaz. Bu anksiyetenin sosyal fobi olarak tanımlanabilmesi için sıkıntı duyan kişilerin sosyal ortamlardan kaçınması gerekir. Sosyal fobiklerin en önemli özelliğide sıkıntıyı duymamak için yaptıkları bu kaçınma davranışlarıdır.Utangaç insanlar yeni bir ortama girdiğinde sıkıntı duyabilirler fakat sıkıntıya girmemek için sosyal aktivitelerini kısıtladıkları pek görülmez. Ayırıcı tanıda buna dikkat etmek gerekir.Hastaların hissettikleri anksiyete çok şiddetli olmakta ve bu duyguları yaşamamak için başvurdukları kaçınma davranışları bu kişilerin evde, işte, okulda ve diğer sosyal ortamlarda performansını düşürmekte ve ilişkilerin bozulmasına yol açmaktadır.Okul başarısı düşmekte, işte verim azalmakta veya eşler arasında sorunlar ortaya
      çıkmaktadır. Ortaya çıkan sosyal izolasyon kişiyi çoğu zaman depresyona sürüklemektedir.Bir başka yaklaşımda ise kişiler bu sıkıntılarından kurtulabilmek için alkol kullanımına yönelmektedir. Yapılan araştırmalarda bu hastalarda alkol ve madde bağımlılığı normal topluma göre daha sıktır. Bunun en önemli nedeni alkolün hastalar tarafından anksiyete giderici olarak kullanılmasıdır.

      Agorafobi:
      Agorafobi kişinin kolayca kaçamayacağı ortamlara girdiğinde ortaya çıkan yaygın anksiyete duygusudur. Yalnız başına sokağa çıkmak, kalabalık bir alanda bulunmak veya araba, otobüs ve uçak gibi araçlarla seyahat etmek bu yerler arasında sayılabilir.
      Sık görülen fobilerdendir. Sokakta rahatsızlanacağını düşünen bu kişiler evden dışarı çıkamaz hale gelir. Panik atak geçirenlerde agorafobi sıktır.
      Özgül fobiler:
      Özgül fobiler belli obje ve durumlara karşı aşırı korku duymak olarak tanımlanabilir.Korku duyulan obje ve durumla gerçek hayatta karşılaşma veya televizyon ve gazete gibi basın yolu ile karşılaşma aynı şekilde korku yaratabilir. Özgül fobiler genelde çocukluk çağlarında başlar, ancak yirmi yaşlarında rahatsızlananlar
      da sıktır.
      Sık görülen özgül fobiler şunlardır:
      Hayvanlar (yılan, köpek, kuş v.b.)
      Böcekler (örümcek, arı v.b.)
      Yükseklik korkusu
      Asansör korkusu
      Uçağa binmek yada araba kullanmak
      Kan görmek veya enjeksiyon yaptırmak v.b.
      Fobi türleri burada tek tek anlatılamayacak kadar çoktur. Hepsi ayrı ayrı tanımlanmıştır ve yeni fobiler de tanımlanmaya devam etmektedir.

      FOBİ TEDAVİSİ NASIL YAPILIR?

      Fobiler tedavi edilmediği taktirde çok uzun zaman devam edebilir, aslında tedavi olmaksızın düzelen hasta sayısı azdır. Fobi tedavisinde amaç kişinin kaçınma davranışını önlemek ve belli durumlarda ortaya çıkan anksiyeteyi azaltmaktır.Tek başına ilaç tedavisi genelde yeterli değildir. Bunun için antidepresan ilaçlarla birlikte değişik psikoterapi yöntemleri uygulanabilir. Fobilerde en sık kullanılan terapi yöntemi yüzleştirme (exposure) tedavisidir. Bu yöntemde hastanın korku yaratan durum veya nesnenin üzerine giderek ortaya çıkan anksiyete ile başa çıkması öğretilir. Anksiyete ile başa çıkma tedavisinde gevşeme teknikleri ve bilişsel davranışçı tedavilerden yararlanılır. Terapi grupları, aile tedavisi ve bireysel psikoterapiler kullanılan diğer terapi yöntemleridir. Tedavi süresi hastalığın şiddeti, yaygınlığı ve hastanın özelliklerine göre değişir. İlaç tedavisine yanıt ilk birkaç haftada alınır. Ancak tam düzelme daha uzun zamanda gerçekleşir. Tedavi ile tam düzelme sağlansa da ilaçlara bir yıl devam etmek gerekir. İlaçları doktor kontrolünde kullanmak ve kontrollü kesmek önemlidir. Bazı hastalarda daha uzun süre tedaviye devam etmek gerekebilir.

      Fobiye bağlı olarak alkol bağımlılığı gelişmiş ise fobinin tedavi edilmesi ile bağımlılığın tedavisi kolaylaşır. Altta yatan fobi belirtilerini ortadan kaldırmadan bağımlılıktan kurtulmak zordur.

    • #50715
      lubimaya
      Anahtar yönetici

      fobiler insanların yaşamları boyunca atlatamadığı kalıcı izler aslında.
      hep bi yerde kalıyor geride geliyor.Herkesinde var ne yapcaz bilmiom bu fobilerle ::)
      teşekkürler ellerine sağlık…

      ayrıca acil dişçiye gitmem gerek dişim kırıldı yaw :(

    • #50716
      gurkansinel
      Katılımcı

      akrepten ve büyük olan böceklerden korkuyorum , böceğin uçması daha kötü kaçmak zor oluyor uçanları daha korkutucu. eklembacaklı gördümmü ben anında topuk.

    • #50717
      Deniz
      Katılımcı

      arkadslar konu desteği istiyorum :)

3 yanıt dizini görüntüleniyor
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.