ERZURUMLU GARİBAN.
Erzurumlu harmanını kaldırmış, ekinini kurutuyormuş.Öğleden sonra gökyüzü kararmaya başlamış.
>>”Allah'ım, ne olursun ekinim kurumadan yağmurunu yağdırma! Allah'ım lütfen, birkaç gun yağdırma, ne olur” demiş.
Ekini kurudu kuruyacak, aksam üzeri, son yarım saatte bir yağmur bir boran, tüm ekini çürümüş. O hırsla eve gelmiş. Bir de bakmış ki eşeğini de yıldırım çarpmış. Bu olay Erzurumlunun içine oturmuş ama bir şey de yapamamış.
Zaman geçmiş, Ramazan ayı gelmiş. İlk gün niyetlenmiş Erzurumlu.
Tam İftara yarim saat kala bir sigara çıkartıp yakmış. İlk nefesini söyle bir güzelce çekmiş ve gökyüzüne bakarak üflemiş.
>>”Nasıl, illet oluyorsun simdi değil mi?” demiş ve eklemiş:
>>”Ölen eşeği de kurbana saymazsam şerefsizim.”